Merhaba, yine yazacak çok şey biriken bir sabah. İtalya'daki hayatım gerçekten çok beklemediğim şekilde ilerlemekte. İtalyanca kursa başladım ama aşırı zorlanmaktayım. Bazen çok yalnız hissettiğim oluyor bazen çok güzel hissediyorum. Ve sanki burada hızlandırılmış bir hayat dersi alıyorum. İnsanların hiçbiri gerçekten yakınım olmadığı için bir sürü insanla tanışıyorum ama onları hayatımda bir süre daha tutmak benim elimde.Ve evet o kadar değişik yapıda insanlar var ki. Ben genelde Türkiye'de çok kolay hayır diyemeyen ve her şeyi, herkesi gereğinden fazla düşünen birisiyim. Ama burada öyle olmama gerektirecek bir durum yok. Ve böylece belki bu aşırı nezaketimden vazgeçebilirim. Öyle umut ediyorum çünkü bu dünyada hep hilekarlar kazanıyor. Bilemiyorum bunu tabii ki inanmak istemeyerek yazdım. Ama sanırım gerçeği biliyoruz.
İngilizce konuşmamın geliştiğini bariz bir şekilde görebiliyorum. Umarım İtalyanca'm da böyle olur ama tabii ki buna büyük miktarda çabalamam gerekmekte...
Erasmus aslında kendini dinleyebileceğin bol miktarda zamana sahip olman da demekmiş. Bu benim kesinlikle seveceğim bir şey tabii ki. Ama şimdilik hala adaptasyon sürecindeyim.
Sürekli Spotify dinliyorum ve bu gerçekten hoşuma gitti çünkü her daim yeni şarkı keşfindeyim.
Ve oda arkadaşım Valerie, Kendisi Belçikalı ve çok iyi birisi. Gelmeden oda arkadaşım adına endişeliydim ama şu an şükretmekteyim.
Bu aralar biraz hüzünlü bir ruh halindeyim ama yenilenme, yeşil çay, içe dönüş ile atlatmayı ümit ediyorum.
Şimdilik bu kadar...
Yorumlar
Yorum Gönder