Merhabalar, size anlatacak ne çok şeyim var! Nereden başlasak ki? Bu ara epeyce dolu dolu geçti. Bu gözler pek çok sanatsal şaheserin aslını gördü. Milano'da başlayan doğum günü serüvenim Roma'da son buldu.
Roma'yı hep abarttıklarını düşünürdüm. Ama hayır hak ediyorlar kardeşim. Sezar'ın hakkı Sezar'a! Vatikan özellikle sadece bir gün içinde sanata doyabilirsiniz ve içinde geçirdiğiniz her saniye bu gözler daha neler görecek şaşkınlığıyla tüyleriniz diken diken dolaşabilirsiniz. Yanınıza da sanatsal sohbeti doyurucu, hevesli bir sevdiğinizi alınız yoksa tablo, heykel görmeyi cazip bulmayan insanlarla giderseniz geziniz kabusa dönebilir.
Sadece Vatikan da değil tabii ki bütün şehir adeta sanatla tarihi bir dokuyla örtülmüş. İçinde bulunan teraslardan birine gidecek olursanız düşüneceğiniz şey şu ki muhtemelen bu şehir 200 yıl önce de aynen böyle görünüyordu. Ne gökdelen ne yüksek binalar hatta Christmas için kurulan çam ağacının bile sanatı kapatmasına izin vermemiş bu şehir. (Evet kendi ülkemiz adına içler buruk)
Bir adet Michelangelo Adem'in yaratılışı baskılı tişörtünüzü alınız( 5 Euro'dan fazla ödemeyin aman), Lazanyanızı, margarita pizzanızı yiyiniz, meşhur Limoncello'dan yudumlayıp, Christmas ışıkları altında kahvenizi içip şehrin dostane lokal insanlarıyla tanışıp seyahatiniz tadınız çıkarınız. Hadi durmayınız ve bir bilet alınız pişman olmayacağınıza söz verebilirim. Ama size tavsiyem hafta içinden gidip hafta sonu kalabalığı gelmeden gezmek istediğiniz yerleri gezmeniz yönünde.
Favori mekanım konusunda kararsızım çünkü birçok yeri anlamlı kılabilecek şeyler yaşadım ama ilk izlenimimde Trevi çeşmesi(Aşk Çeşmesi) beni çok etkiledi. Belki de doğum günüm olduğundandır. Orada çok mutlu olayım çok mutlu olayım diyip bozuk paramı başımda döndürüp arkamdan çeşmeye atmak, yüzüme vuran serinliğinde çeşmeye bakıp büyülenmek ovv evet çok etkileyiciydi.
22 yaşımda yurt dışında bir ülkede girerek hep istediğim bir hayali gerçekleştirmiş oldum. Hayal gibi gelen biterken üzüldüğüm ama şükrettiğim bir geziydi. Ama ufkumun genişlediğini ve tarihe çok daha farklı gözlerle bakabildiğimi kafamda canlandırabildiğimi fark ediyorum. Kendime not durma ve gez, oku, izle öğrenmenin pek çok yolu varmış İremcim.
Sevgiler.
Yorumlar
Yorum Gönder