Ana içeriğe atla

İtalya'da Cadılar Bayramı


                                               
   Merhaba, Açıkçası bu konuda çok da fazla tecrübem mevcut değil ama kendi şehrimden yola çıkarak biraz bahsetmek istiyorum. Buradaki İtalyan arkadaşlarıma sorduğumda aslında İtalyan halkı için bu bayramın o kadar da önemli olmadığını öğrendim. Ama benim yaşadığım şehir öğrenci ağırlıklı olduğundan Cadılar Bayramı gecesi sokaklar tıklım tıklım kostümlü insanlarla doluydu. Ve partiler, kutlamalar pek çok yerde de vardı.

   Bu bayramın benim için en güzel yanı uzun bir tatili olmasıydı açıkçası. Tabii ben bu tatili biraz daha uzatıp salı günü Piacenza’ya gittim ve Çarşamba günkü kursa da gitmedim. Tamamıyla ruhumun canı ne istiyorsa onu yaptık beraber. Tabii şu an bir sonraki haftadayız ve sürekli ders çalışıyorum orası ayrı ama değerdi. Bir de yurttaki oda arkadaşım bir hafta boyunca ailesiyleydi ve odada tektim. Bu da ayrıca güzel oldu bana. Yalnız yaşamayı özlemişim gerçekten.

   Neyse efendim cadılar bayramından bir hafta önce Erasmus ekibinin cadılar bayramı partisi vardı. Ben bu partiye gitmeye çok niyetlensem de arkadaşlarımın haftaya kutlarız bugün başka bir şey yapalım teklifleriyle ve de küçük bir mekanda maskeli bin tane insanla (maske zorunluluğu vardı) kutlama fikri biraz korkutucu geldiğinden vazgeçtim. Ama giden arkadaşlarım çok sevdiklerinden bahsetmekteler yani siz gidebilirsiniz.

   Bir hafta öncesinden kutlamanın mantıklı olduğunu Cadılar Bayramı gününde anladım çünkü gününde her yer o kadar tıklım tıklım oluyor ki muhtemelen bir cluba girmek için uzun sıralarda beklemeniz gerekecek.

   Sonuç olarak gerçekten ciddi anlamda eğlendiğim ve bana güzel bir anı olarak kalacak bir geceydi. Hazırlanması makyaj yapması bile çok keyifliydi gerçekten.  Aman kostümsüz de eğleniriz yahu tekrar bir sene beklenir mi bunun için.

   İşin diğer bir boyutuna değinecek olursak buraya geldiğimde anladım ki İtalyanlar gerçekten dindar bir halk ve kilisenin bu kesimde hala sözü epey geçmekte. Ve bu bayram esasında Pagan bayramı olduğundan kilise bu bayramı kutlamayı tasvip etmiyor. (Malum şeytana tapmak olarak yorumlanabiliyor bu bayram) Gel gelelim 1 kasımdan 5 kasıma kadar azizler günü ve ölüleri anma günü ilan edilmiş ve bu sayede gelmiş geçmiş tüm azizleri anıyorlar. Bu sayede kilise alternatif etkinlikler düzenleyerek gençleri kendi etkinliklerine çekmeye çalışıyormuş. Burada da bizzat gördüm ki Çarşamba gecesi birçok kilisede parti vardı. Hatta etkinlik kilisede mi yani nasıl ya diye düşündüm epey. Ama arkadaşlarımdan bazıları bu parti için para verip doluluk nedeniyle içeri girememişler. Bu da kilisenin amacına epeyce ulaştığını gösteriyor.

   Bir de ayinler var ki merak edip bir arkadaşımla kiliseye girdik bunun için. Sonuna yetişmiş olsak da epey güzel bir atmosfer vardı bence. Huzurlu ve de dingin.

   Bu tecrübeyi edinebildiğim ve Cadılar Bayramı atmosferini tattığım için mutluyum açıkçası tavsiye ederim.
  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ahh Gülbeşeker!

  Merhabalar, bugün size bahsetmek istediğim, gönülden sevmekte olduğum Çalıkuşu romanı ve filmleri. Ben çok eski basım bir Çalıkuşu romanına sahibim. Lise yıllarında eski bir yerden bulmuştum. Kalın bordo kapaklı bir kitap. Kendisine sahip olmaktan çok mutlu ve de gururluyum umarım o da benimle aynı düşünceleri paylaşıyordur.     Geçen yurttan bir kız arkadaşıma uyku öncesi papatya çayı içmeye çıktım dedik ki hadi bir Türk filmi izleyelim. İtalya'da ülkemizi pek özledik malum. Ve Çalıkuşu'nun birincisini izledik. Bugün de İtalyanca çalışırken aşırı acıkmam sonucu hadi ikinciyi de yemek yerken açıvereyim dedim. Açıkçası pek sevdim. Hazır 15 tatil de geliyor. Evinizde alırsınız çayınızı elinize izlersiniz. Hani klasik bir soru vardır ya. Yeşilçam'da en sevdiklerin kimdir diye. Ben erkek oyuncu olarak Kartal Tibet derim hep. Burada malum Kamuran biraz konakta el bebek gül bebek büyümüş ee biraz da çapkın rolünde ama hala sevmekteyim kendisini.  ...

Pizzadan Kefire Geçiş

   Merhabalar, bu yazıyı çok sevdiğim bir şarkıyı dinleyerek yazmaya başlıyorum.   (  https://open.spotify.com/track/66zVzafJU6HTogOQeeNv5y?si=jKJVq2B6Rl2nmli3jrQ_3w )    Size dün aniden gelen bir hafta çöp yemişim hissiyatından bahsetmek istiyorum. Buraya geldiğimden beri ki neredeyse bir buçuk ay oldu çok dengesiz besleniyorum. Çokça ekmek arası ve katı şeyler üzerine kurulu bir şekilde ve paketlenmiş market ürünleri ile besleniyorum. Ve çorba içsem bile bu hazır çorba olduğundan hiç mutlu hissetmiyorum.  Başlarda asla dışarıda yemiyordum ama geçen hafta çok fazla dışarıda yedim. Yemekhanede yesem bile genelde makarna, rizotto oluyor bu seçenek ve onların da tadı sanki paket rizottoyu koymuş kaynatmışlar gibi. Kısacası yediğim en sağlıklı şey ton balıklı salata, balık gibi şeyler ama onlarda sadece günde bir öğünümü oluşturuyor.      Aydınlanma anıma gelecek olursak dün durdum ve dedim ki bu şekilde beslenerek vücudunu çok mutsu...

Görüşürüz Sierra

   Merhaba, bu sabah güzel bir şekilde uyandırılmasam da arkasını güzel getirmeye kararlı bir şekilde yeşil çayımı demledim ve yoğurt yulaf karışımımı hazırladım ve bilgisayardan Sierra Burgess is a loser açtım. Filmin fragmanını beğenmiştim ve ne zamandır izlemek aklımdaydı. Güzel bir sabah adına izlenebilir bir film bence. Sierra da kendime dair pek çok şey buldum. Lisede ben de bir ara en önde otururdum ve teneffüslerde kitap okur, edebiyat derslerine bayılırdım. Sayısalcı olmama rağmen kendi kendime dönem analizi yapmaya çalışır, Tanzimat dönemini işlerken kitaplarını toplayıp okurdum. Bir dönem George Orwell ''1984'' ile felsefeye de ilgi duymaya başlamıştım. O yazarın ''Hayvan Çiftliği'' de beni o dönemler çok etkilemişti ve daha sonra üniversitede tiyatrosuna gitme fırsatı yakalamıştım. Yakalamıştım diyorum çünkü Ankara'da böyle oyunlara gidebilmek için bilet kovalamak zorundasınızdır ve ben bu konuda hiç şanslı sayılmam. Seçmeli dersl...